Medeniyet ve İstifa Kültürü

Baştan söylemiş olayım; bu yazı siyasi bir yazı değildir. Herhangi bir partiyi ya da herhangi bir kişiyi hedef almaz. Bu yazıda eleştirilen şey, gelişmiş ülkelerde oturmuş olan istifa kültürünün, ülkemizde tam tersinin uygulanmasıdır.

İki gün önce, yani 7 Mayıs 2015’te İngiltere’de genel seçim yapıldı. Seçim sonucunda zaten iktidarda olan parti, yine çoğunluğun oyunu (%36,9) alarak tek başına iktidar oldu. İkinci olan İşçi Partisi %30.4, üçüncü UKIP %12.6 ve dördüncü olan Liberal Demokratlar ise %7.9 gibi azımsanamayacak derecede oy alarak mecliste koltuk sahibi oldular. Seçim sonuçlarının açıklanmasını takip eden 52 dakika içinde, bu saydığım 3 partinin genel başkanları, seçim yenilgisi sebebiyle istifa ettiler.

Yaşadığımız ülkenin adı Türkiye olduğu için, bu adamların istifa etmesi bize saçma hatta komik geliyor olabilir. Fakat ben bu hareketi büyük bir olgunluk ve medeni cesaret olarak görüyorum. Evet, adam ülkenin yüzde otuzundan oy alıyor, sonrasında şu açıklamayı yapıyor:

Sonuçlarla ilgili bütün sorumluluğu alıyorum. Parlamentodaki sandalyelerini kaybeden arkadaşlarım için çok üzgünüm. Bugün hepinizin hayal kırıklığına uğradığını, hatta kasvetli olduğunu hissediyorum. Yeni lider her kim olursa olsun, İşçi Partisi’nin buranın yeniden çalışan insanların ülkesi olduğunu savunan davası sürecek.

  • 2013 yılında Letonya‘nın başkenti Riga’da 54 kişinin ölümüyle sonuçlanan süpermarket faciası nedeniyle Başbakan Valdis Dombrovskis krizi daha iyi yönetebilecek bir hükümete ihtiyaç duyulduğunu belirterek görevinden istifa ediyor. Bizde 301 madenci, devlet tarafından yeterli denetimin yapılmadığı bir madende ölüyor, bırakın istifa etmeyi, suçu ucundan köşesinden üstlenen yok.
  • 2014 yılında Ukrayna’da baş gösteren kriz sonucunda, Başbakan Azarov, kriz ortamının daha kolay atlatılabilmesi ve barışçıl bir çözüm üretilebilmesi için istifa ettiğini ve istifa kararının tamamen kişisel bir karar olduğunu belirtiyor.
  • 2008 yılında Japonya Tarım Bakanı Seiichi Ota, okullara ve huzurevlerine küflü pirinç gönderildiği için istifa ediyor. Bizde okullara gönderilen bozuk sütlerden zehirlenen 1.000 öğrenci için, süte alerjileri vardır deniyor.
  • 2010 yılında yine Japonya‘nın Adalet Bakanı Minoru Yanagida, “işim çok kolay” diyerek gaf yaptığı için istifa ediyor.

Bu akşam televizyondan İngiltere’deki istifa haberlerini dinlerken aklıma geldi bu yazıyı yazmak ve o haberin sonunda, Türkiye’deki seçimlerde başarısız olmuş bir parti liderine gazetecinin şu soruyu sorduğu görüntüyü gösterdiler: “Seçimi kazanamadınız, istifa etmeyi düşünüyor musunuz?” Gelen cevap da şu oluyor: “Çok mu arzuluyorsun?” Gazetecilerin sorularının kişisel sorularmış gibi cevaplandığı bir ülkede bir şeyler ters gidiyor demektir.

Bizde istifa ne zaman edilir biliyor musunuz? Kovulunca. Baktın kovuluyorsun, basacaksın istifayı. Sen kovamazsın, ben gidiyorum diye. Burası Türkiye.

Bu yazıyı paylaşmak istersin diye buraya renkli düğmeler koydum
blank
Blog Yazarı
Sezer İltekin
Bu konuyla ilgili bir fikriniz var mı?

4 Yorum
  • abi koltuk sevdası varya bizde o çok etkili. insanlar oturdu mu bırakamıyor o gücü. Seçim öncesi istifa edecem desede sonrasında bir şekilde yolunu bulup devam ediyor

  • Abi bence herkes şöyle düşünmeli ; “ya hep. ya hiç” bence dogru olan bu. Ama makam ve para hırsı varsa, tabiki istifa etmezler.

  • Bizdeki sorun (bunu sorun olarak görmeyen devasa bir kitlenin var olduğunu düşünürsek) istifa etmeyenlerle ilgili değil, toplumla ilgili. Bireyciliğin türlü nedenlerle gelişmediği, lider tapıcılığının olduğu bir toplumumuz var. Bu nedenle de, istifa kültürü bize çok yabancı ve yıllar geçse de öyle kalacağa benzer.