Hamile kaldığımda 55 kiloydum ve hamileliğimin sonunda tam 14 kilo almıştım. Hamileyken ne kadar kilo aldığımı hiç dert etmedim. Çünkü bu kiloların çocuğum için gerekli olduğunu biliyordum. Bebeğim normal doğumla dünyaya geldiğinde zaten 6 kilo kaybetmiştim. Ancak her doğum yapan kadında olduğu gibi göbek bölgem şişti ve kendimi kilolu hissediyordum. Doğum sonrası yaşanan lohusalık ve emzirme dönemleri kiloyu çok fazla düşünmeye olanak sağlamıyor. Bebeğinizin sağlığını ve onu rahat ettirmeyi daha çok önemsediğinizde göbeğiniz de umrunuzda olmuyor. İşte ben de emzirirken ona daha fazla faydası olsun diye hiçbir şekilde yememden kısmadım. Canımın çektiği her şeyi tükettim. Emzirme döneminin sonuna geldiğimde ise fazladan bir 6 kilo daha almıştım. Bebeğim emmeyi bıraktığında artık bu kilolardan kurtulmam gerektiğine karar verdim. Her ne kadar çevremdeki herkes bebeğin yürümeye başladığında kiloların kendiliğinden gider dese de ben bu kiloların yerleşmesinden korktuğum için araştırmalara başladım. Doğum sonrası kilo verme konusunu araştırırken Dr. Gönül Ateşsaçan’ın kitabına denk geldim ve ondan randevu aldım. Doğum kilolarımı Aristo diyeti ile verebileceğimi söylediğinde başta bu da klasik bir diyet diye düşünmüştüm. Bebeğimle ilgilenmem gerektiği için diyetlerin beni halsiz düşürmesinden çok korkuyordum. Ve bu korkumu da Gönül hanıma açıkladım. Ancak Gönül hanım bana hiçbir şekilde aç kalmayacağımı ve kendimi halsiz hissetmeyeceğimi söyledik. Ve verdiği diyet listesi ile diyet yapmaya başladım.
Aristo diyetinin 2. Gününde gerçekten hiç de aç kalmadığımı fark ettim. Eskiden diyet yaparken aklımda hep yemek istediğim yiyecekler dönüp dururdu. Ancak Aristo diyetinin daha başında aklıma hiçbir şekilde yemek ya da diyette olduğum düşüncesi gelmedi. Sabah uyandığımda greyfurt yiyordum. Daha sonra bebeğimle ilgilendikten sonra domatesinden peynirine, zeytininden yeşilliğe kadar her şeyin olduğu harika bir kahvaltı yapıyordum. Öğle ve akşam yemeğinde ise ızgara balık, köfte ya da et tüketiyordum. Hamur işleri, ekmek, makarna gibi karbonhidrat tüketmediğim için bunun yerine ara öğünlerimde yeşil elma, şeftali gibi meyveler tüketiyordum. Ve Aristo diyeti yaptığım 10 günün sonunda tam 5 kilo vermiştim. Kendimi daha hafif hissediyordum. Şu an diyetin 20. Günündeyim. Hamilelik ve emzirme döneminde aldığım kiloların hepsini verdim ve bu çok kısa bir süre içinde oldu. Bu süreçte kendimi hiç halsiz hissetmedim ve bebeğimle ilgilenmek için her zaman enerjim vardı. Çok fazla spor yapamasam da yaptığım yürüyüşlerle birlikte göbek ve basen bölgemdeki fazla yağlar da gitti. Artık çevremdeki insanlar benim yeni doğum yapmış olduğuma inanmıyor. Ve ben bu kadar kısa bir sürede bu sonucu alabildiğim için çok mutluyum. Bu kısa süreli bir diyet olmadığı için hayatımın bundan sonrasına da bu yeme düzeniyle devam edeceğim. Verdiğim kiloları almamak ve vücudumun fit kalmasının yanı sıra bu diyeti yaptığım sürece kendimi çok daha sağlıklı hissedeceğimden eminim. Doğum kilolarımı kısa sürede verebildiğim için bir sonraki hamileliğimde ve doğum sonrasında da kilolarla nasıl başa çıkacağımı çok iyi biliyorum. Bunu Dr. Gönül Ateşsaçan sayesinde keşfettiğim için de ona minnettarım.