Bitmek Bilmeyen Kırtasiye Merakı

Ofis çalışanları iyi bilir. Ofiste her gün bir rutin üzerinde ilerler. Sabahları günaydın ve selamlaşma seremonileri, öğleye doğru çay-sigara, öğle yemeği ve akşam mesai bitimi planları. Tüm bunların arasında ofiste geçen zamanda bize en çok kırtasiye malzemeleri eşlik eder.

Masanızda her zaman bir zımba, bir delgeç, bir cetvel bulunmalıdır. Klasörleri düzenli tutmak, masa takvimine ufak notlar almak ofis çalışmalarının vazgeçilmezleri arasındadır. Elbette masasının üstü çarşamba pazarı gibi olanlara rastlamak mümkün fakat ben her zaman temiz, boş bir masayı tercih ettim.

Ne zaman bir kırtasiyenin önünden geçsem, girip bir şeyler almadan ya da en azından ne varmış diye bir bakmadan yapamam. Herkesin sevdiği ve ilgi duyduğu şeyler farklı. Benimki de kırtasiye ürünleri. En son, masaya sabitlenebilen, kırmızı bir kalemtıraş satın aldım. Açılacak çok fazla kalemim de yok, birçoğu mürekkepli kalemler ama dedim ya bir tür tutku işte. Sonra, saydam, çok gözlü bir kalemlik vitrinde görünce cezbetti beni.

kalemtiras

Aslında bakarsanız kalemler konusunda bir türlü tatmin edici bir sonuca ulaşamadım. Ne yaptıysam istediğim kalemi bulamadım bugüne kadar. Ya yazarken zorluyor, ya da gereğinden fazla mürekkep akıtıyor. Yine de kırtasiyelerin önünden geçerken aradığım o kalemi bulma konusunda ufak çalışmalar yapıyorum.

Üniversite yıllarımda kaligrafi sanatıyla uğraşmaya başlamıştım. Kaligrafi için mutlaka kesik uçlu özel kalemler kullanmanız gerekir. Bu yüzden kalkıp Çatalca’dan Sirkeci’ye gider, o kalemlerden ve bu sanata özel mat kuşe kağıtlardan alırdım. Bu işten para bile kazanmıştım. Birilerinin isimlerini özel kağıtlara kaligrafi sanatıyla yazıyor ve o kişilere yazıları kargo ile gönderiyordum.

Benim bu kırtasiye merakım, bilgisayar ve internet merakımla birleşince ortaya güzel bir fikir çıktı: İnternetten kırtasiye malzemesi almak. Başlarda, kırtasiyelerde bulabildiğim kadar çok çeşit bulamayacağım için bu konuya önyargılı yaklaşmış olsam da alanında uzman bazı siteleri inceledikçe asıl çok çeşidin internette olduğunu anladım.

Son zamanlarda aklımda, evimin bir duvarına okullarda kullanılan beyaz yazı tahtasının küçük boyundan asmak var. Oraya küçük notlar yazmak ya da ne bileyim o anda hayal gücüm ne kadar çalışırsa ortaya bir şeyler çıkartmak. Birazdan internette onu da araştıracağım, bakalım kafama göre bir yazı tahtası bulabilecek miyim…

Bu yazıyı paylaşmak istersin diye buraya renkli düğmeler koydum
blank
Blog Yazarı
Sezer İltekin
Bu konuyla ilgili bir fikriniz var mı?

3 Yorum
  • Ne zaman bir kitapçıya girsem mutlaka kırtasiye malzemeleri bölümünü kontrol ederim. Bende de bitmek bilmeyen bir tükenmez kalem hastalığı var. 200’den fazla kalem satın almışımdır.

  • O görseldeki kalemtıraş gibi olanlar ömürlük oluyor zaten. :) Bıçakları normal kalemtıraşlara göre çok daha iyi. İki sene önce bende benzer bir model aldım ve hala kullanıyorum.

  • Uzun süredir ofis ortamından uzak bir şekilde işlerimi evden yürütüyorum. Evde kendime bir oda ayırıp kendime küçük çaplı bir ofis yaptım. Çalışma masası, masa lambası, ofis koltuğu ve dolabına kadar. Tek eksiğim mantar pano :) Tabi bunları zamanla aldım. Gerek geçmişte ofiste çalışırken gerekse evdeki mini ofisimde değişmeyen tek şey not kağıtlarım oldu. O kadar alışmışım ki not almadığım işleri çoğu zaman unutabiliyorum.