Bu virüsünün bize de bulaşacağı belliydi. İki gün önce sağlık bakanı çıkıp açıklama yapınca hangimiz şaşırdık? Bana sorarsanız şimdiye kadar enfekte olup iyileşen bile vardır, semptomları gribe çok benziyormuş çünkü. Resmi olarak “ilk hastanın” hangi şehirde olduğu şimdilik söylenmiyor. Diğer şehirlerde rehavet olmaması için böyle bir karar alınmış. Bence doğru bir karar fakat bizim millet macerayı, survivor olmayı çok seviyor.
Dün akşam evde otururken Whatsapp hikayelerinde bir paket makarnanın 15 liraya satıldığı şu ekran görüntüsü paylaşımına denk geldim:
Önce şaka sandım, daha sonra başka bir kaynaktan teyit edince vay be deyip geçtim. Birkaç farklı “stok çılgınlığı” konulu haber okuyunca işin ciddiyetini kavradım.
Virüs gelir de aç kalırız kafasıyla değil de bu stok çılgınlığı (özür diliyorum ama manyaklığı daha doğru) sebebiyle birkaç gün sonra bir makarnaya gerçekten 15 lira vermemek için ihtiyaç olmadığı halde çıkıp temel gıda ve temizlik malzemesi alışverişi yaptım. Tabii hiçbir yerde kolonya kalmamış. Komik olan ne biliyor musunuz? Tütün, mandalina ve benzerleri ile tıraş kolonyalarına dokunmamışlar bile. İnsanımız tam bir komedi. Sanırım kolonyadaki kerameti alkolde değil de limon suyunda zannediyorlar. Ülkede dini inanç bakımından sergilenen davranışın bire bir aynısı. Her neyse o konu derin.
İnternette kolonya fiyatları tavan yapmış. Eyüp Sabri Tuncer’in önünde kuyruk oluşmuş. Yüz maskeleri piyasada yok, olan da 10 katı fiyatına satıyor. Bir durun oğlum noluyor ya? Hepi topu bir (rakamla 1) kişide virüs görüldü ve karantinaya alındı. Şu paniğe, fırsatçılığa ve ben kendimi kurtarayım da gerisinin ardına koyayımcılığa bakar mısınız?
Demek ki cidden büyük bir salgın olsa yiyecek ekmek bulamayacağız. Bu çok uzak bir ihtimal değil. Neymiş, arz talep dengesiymiş. Ama hak ediyoruz aga. Adam evde iki kişi, 10 şişe kolonya almış. Ne yapacaksın oğlum gusül abdesti mi alacaksın kolonyayla? Kafa aynı kafa: “Ben ölmeyeyim de kim ölürse ölsün”. Gelecekte yaşayan torunlarım için güzel bir deyim bırakıp kaçayım:
“Korona salgınında kolonyasız kalmak”
TDK (2250 yılı): Acil bir durumda en çok ihtiyaç duyulan nesneye sahip olamama durumu.
Bu yazının maili bana neden geldi ben böyle bir siteye abone olmadım. Mail listelerinde mi dolaşıyor mailim acaba. Coronayı bilmem de ecel kesin öldürüyor. Kolonya bir tetbirdir alınır. Ölüm sonrası için alınan önlemlerimiz nedir. Bunun için neden telaşlanan yok. Halbuki ölüm kesin bişey. Hesap kitap var. Corono öldürür ama ahireti kaybedersen ölmekte yok yan kavrul, hadi baştan. Çay içerken dili yanınca keyfi kaçanlarız. Bu ateşe hemde sonsuz sürede nasıl dayanılır. Aklımızı başımıza alalım. Tevhide sarılalım.
Merhaba Ertan;
Mail adresiniz güvende merak etmeyin. Daha önce başka bir yazıma yorum yapmışsınız (yorum linki) e-posta bildirimini o yüzden aldınız. Somut tedbirlerle ilgili bir eleştiri yazısı bu. Dini konularla ilgili tedbirleri yazacak yetkinliğe sahip değilim maalesef ama şahsi fikrimi sorarsanız size katılıyorum.
Bu hafta şehir dışındayım ve o kadar yoğun çalışıyorum ki şu yazınızı okuyana kadar durumun vahametini anlayamamıştım. Bu nedir arkadaş? Deyiminiz de harika olmuş. Dilimize hayırlı uğurlu olsun…
Maalesef durum yazdığımdan da vahim. Hakkımızda hayırlısı olsun.
Evet bende bugün markete yeni gidince gerçekten de millet çılgın bir şekilde alışveriş yapıyor kolonya çoktan kara borsaya düştü bile :) litresi 100 tl ama daha da artar gibi hayırlısı olsun bakalım aynen corona gitse bile belli bir müddet limon gibi kokacağımız kesin :)
Ben karaborsa kolonya bile bulamadım hiçbir yerde. Aynı şekilde eczanelerde maske de yok.
sıkıntı yok bende bolca var lazım olursa bana yazın şaka şaka ama ben böyle olacağını önceden tahmin etmiştim . Olaylar patlak vermden aldıydım birazcık :)
Blog yazınınız gercekten çok faydalı olmuş başarılarınız devamını dilerim.
:)) Vallahi bir mikrobiyolog olarak olanları şaşkınlıkla izliyorum. Sabah markete gittim, rutin alışveriş yapıp çıktım. Gerçekten ”post truth” çağındayız. Herkes bir garip, kendimi uzaylı gibi hissediyorum.
Hiç beklemiyorduk böyle bir şey ve bir anda olunca herkes uzaylı gibi davranmaya başladı, evet :)
Sözde müslümanız insanların elinden tutmak yerine kendimizi kurtarmaya bakıyoruz yazık…
Allah akıl fikir versin gerçekten de trajikomik durumumuz. İzdihamı kendimiz yaratıyoruz aslında farkında değiliz. Yazık.
Maalesef dahil olmamanın mümkün olmadığı bir kaosun içindeyiz. Stokçuluk yapan kaosa destek veriyor, yapmayan kaostan zarar görüyor. Örnek olarak hiçbir yerde kolonya kalmamış olmasını ve temel gıda maddelerinin birçok yerde tükenmesini gösterebiliriz.
Paylaşım için teşekkürler!
Kolonya, yüz maskesi hatta el ve vücut dezenfektanları bile piyasada tükenmiş durumda. İnsanlar adeta hunharca bu ürünlere saldırdılar. Ve hiç durmadan kuru bakliyat ve yiyecek stokluyorlar. Halbuki bu kadar büyütecek bir durum falan yok ortada. Gerçek bir felaket senaryosunda herkes birbirini unutacak. Bunu bir kez daha acı bir şekilde gördük maalesef…
Kesinlikle öyle. Demek ki gerçek bir kıtlık durumu olsa dünya zombi filmlerindeki hale dönecek.
Yaşadığım yerde kolonya yok. Adamların öyle bir sıvıdan haberleri bile yok. Bunu ne yapacağız?Ben bi tık şanslıyım. Bizim evde geçen senelerden memleketten getirdiğim 3 şişe kolonya var. İkisi yarım biri tam. Bu bizi bir süre idare eder. Gerisi takdiri ilahi.
Türkiye’den Polonya’ya 3 şişe kolonya götürmek de enteresan. Yoksa virüsten haberin var mıydı? :) 2 yarım, bir tam şişe kolonya seni uzun bir süre idare eder.
Tabii :) olmaz mı? Hepsini aynı anda almadım. Her gidişimde birer tane almıştım.
güzel deyim =)
Normal zamanda yüzüne bakmadığımız kolonyayı almak için insanlar deliriyor. Olacak iş değil. Marketler talan edilmeye başlandı. Eldiven, maske, dezenfektan yok.
Bu kitleyi gördükten sonra umarım bir gün savaşa girmeyiz diye dua etmeye başladım. Bunlar bizi aç bırak aç…
Maalesef, bana bir şey olmasın da gerisine ne olursa olsun kafası ülkede oldukça yaygın.
Merhaba Sezer Bey, bu farkındalık yazınız için teşekkür ederim. Maalesef ülkemizde her konuda öz’den değilde yüzeysel belki bir çeşit geleneksel anlayış hakim olduğu için böyle sorunların olması da normal.
Sağlıklı güncel dilerim..
Bence insanımız ve hatta insanlık bu tarz bir salgına hazırlıklı değildi. Bir yerde okumuştum tam hatırlayamadım, dünya bize doğru gelen bir gök taşına hazırlıklı ama buna değildi. Bu nedenle ne yapacağını bilmiyor insanlar.
Burada bence biraz devletlerin insanlara güven verip stok sıkıntısı olmadığına inandırması lazım.
Aslında kesin çözüm bireysel bilinçlenme ama belki sonraki acil durumlara.
Hazırlıksız olduğumuz konusunda kesinlikle haklısınız. Zaten bu yüzden her kafadan farklı bir ses çıkıyor ve ne yapacağımız hakkında bir fikrimiz yok.
Bugün Migros’ta makarna ve eldiven rafları talan edilmişti.
Sanırım herkes -aklınca- kendi gemisini yüzdürmeye çalışınca böyle bir manzara oluşuyor. Bana kalırsa gereksiz bir panik, tedarik sıkıntısı yok. Ayhan Bey’in de yorumlarda bellirttiği gibi; tedarik sıkıntısı olmadığına inanmaları gerekiyor. İnanacaklar ama ne kadar zaman alacak. :)
Tedarik sıkıntısı olmadığına inanmaları için markete gittiklerinde aradıkları her şeyi bulabilmeleri gerekiyor. Bu konuda en ufak bir aksaklık olduğunda insanlar panik yapıyor.
Böyle zamanlar insan denen canlının bilinmeyen yüzünü ortaya çıkarıyor. Salgının on kat arttığını mahallenizden bile her gün 3 – 5 kişinin öldüğünü düşünün. Durum ne olurdu ?
Cem Bey, maalesef bence önümüzdeki bir ay içinde olacak senaryo bu. Virüs çok hızlı yayılıyor ve insanlar gerçek anlamda tedbir almıyor. Bir evde yaşayan beş kişiden dördü kendini izole etse bile çalışmak zorunda kalan bir kişi virüsü tüm ev halkına bulaştıracaktır. Sonuç olarak milyonlarca insan enfekte olacak. Umarım bu tahminim doğru çıkmaz.
Sezer Bey ölümleri elbette istemiyorum ama insanlığın bu olaydan iyi bir ders alarak çıkmasını istiyorum. Zengin ve fakir ülkeler arasındaki uçurumun hep artar yönde olması, finansal piyasalar adı altında saçma bir zenginlik oluşması gibi bir çok konu gözden geçirilmeli.
İnsanlık olarak aslında biriz, bu olayda bunu gördük.
dikkat kargo bedava ama..
aaaa o zaman alırım be yawww
birde önce 45 TL yapıp güya fiyat indirerek lütuf göstermişler.. haha. yazık o kafalara.
Kolonyasız kalmak korkulu rüya haline döndü. Hele ki fırsatçılar ortada kol gezerken
eyüp sabri tuncerde her sabah 08 de yeni stoklar açılıyor ve fiyatlarda normal seviyede.
Ben bu hastalığın kısa vadede çözülebileceğine inanmıyorum. Minimum bir yıl olarak görüyorum. Şu an aşısı bulunsa bile bunun yaygın olarak kullanımı ve testleri yan etkileri vs zaten 1 yılı bulacaktır. Umarım bu felaket en kısa zamanda çözülür diye diliyorum bende fakat hiç düzeleceğe benzemiyor.
Sizi sürekli takip ediyorum, yorum yazmak bugüneymiş, elinize sağlık, sıkılmadan okudum.
acıkcası kolonya kullanmıyorum evden pek cıktıgım da yok ancak düzenli olarak kullanılmalı malum
Guzel bloq
Kültürümüzün ne kadar ince olduğunu kolanya ile bir kez daha anladık. Misafire kolonya ikram etmek, özellikle hasta ziyaretlerinde kolonya ikram etmek meğerse sağlık açısından ne kadar önemliymiş.
kolonyayı evde de çok kolay bir şekilde yapabilirsiniz. bu konuda videolar izlemiştim.
Şimdi herkes istediği kalabilir. Hem hala virüs de var bolca :)
Bu süreçte evde ekmek yapmaya başladım. Kolonya da denedim hatta çılgınca gelebilir ama makyaj malzemesi videoları bile izledim. Hani biyere çıktığımdan değil ama sanki artık herşeyi evde kendimiz üretmemiz gerekiyor gibi bir izlenime girdim :) bu covid biran önce bitsin artık yoksa verdiğiniz tarifteki kolonyayı yapıp kafaya dikicem :D
Kolonya da derecesine göre kalite kalite malumunuz. Hatta faş fuş kullanıp bitirdiğimiz dezenfektanlara eeeh diyip para harcamak istemeyen kişi veya kurumların ucun kolonyolarla bunları doldurduğuna şahit oldum.
Özetle şimdi şakır şukur kıyamet kopsa “neden..” diye soracak bir insan evladı yoktur alnını karışlarım. Canlıya cansıza ata köpeğe (bak atı cümle içinde geçirdim) acımıyoruz ne olacak sonumuz belli değil.
Allah fakire fukaraya garibe gurebaya yardım etsin. Masum bebelerin gariban yaşlıların yüzü suyu hürmetine yaşıyoruz yemin ediyorum.
Benim gibi bozuk adamların flama taşıyanı yığınlar, temiz pak kardeşlerimi de çukura çekiyor. Toparlayayım; altını çizdiğin konularla alakalı bir başka bir web sitemde; “üzerimize çığ düşse, başımıza bir şey gelse” nasıl yaşarız başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Neyse çok yazdım. Kusura bakmayın arkadaşlar.
Savaş alanında silahsız kalmanın duygusunu en derin noktalarda yaşadık. Umarım her şey biter ve hatıra olarak kalır.
Demek ki cidden büyük bir salgın olsa yiyecek ekmek bulamayacağız. Bu çok uzak bir ihtimal değil
Corona ilk günlerinde ilk aklıma gelen şey silah sanayiye yapılan milyarlarca dolar harcamanın ne kadar boş olduğunu gördüm. Her zaman ihmal edilen eğitim ve sağlığın ne kadar önemli olduğunu hep beraber gördük. Basit bir kolonya da bile izdiham çıktı. Bundan sonraki pandemilerin ise hamam böceği büyüklüğündeki saldırganlardan geleceğini düşünüyorum. Yangın çıkarmak için yanıcı madde stoklayın buna ihtiyacımız olacak. Pürmüzleri hazırlayın.
kolonya koronavirüs sürecinde gerçekten Türk’ün en büyük silahı oldu virüse karşı :D
kolonya candır :D yabancılara bile limon kolanyasını öğrettik