Artık havalar inceden soğumaya başladığına göre hepimiz sobayı ya da kaloriferi yakmakla yakmamak arasındaki o çizgide dolaşıyoruz demektir. Tam da havaların inceden soğumaya başladığı bu dönemlerde insanlar üçe ayrılır. Birinci grup çok üşüse dâhi pintilik edip kar yağmadan soba ya da kaloriferi yakmayan tiplerdir ve onlara göre kış yalnızca kar yağdığında gelen bir şeydir. İkinci grup yalnızca gerçekten üşüdüğünde ısıtıcı kullanan normal insanlardan oluşur. Üçüncü grubu ise buzdolabının kapağını açtığında gelen soğuk havadan bile etkilenip, sobayı ya da kaloriferi yakmak için bahane arayan insanlar oluşturur. Annem mesela bu üçüncü gruptan ve kasım ayında yağmur çiselese bizim evde soba yanıyor.
Büyük şehirlerde soba kullanan kaldı mı bilmiyorum ama bizim evimizde hâlâ soba var sevgili dostlar. Madem dedim bu kadar kalorifer kullanan insan arasında sobalı evde oturan bir insanım, neden bununla ilgili bir yazı yazmıyorum? Sessiz ve serin bir pazar günü aldım laptopumu kucağıma, fonda sakin ve dinlendirici bir parça çalarken klavyenin tuşlarıyla parmaklarım arasındaki mesafeyi sıfırladım. Şimdi geçelim bu ikisi arasındaki farklara.
- Kalorifer devlet memuru gibidir. Yalnızca işini yapar, odayı ısıtır. Soba esnaftır, insanın halinden anlar, müşterisini memnun eder. Üzerinde çay da demlenir, kestane de pişirilir. Soba candır.
- Soba dosttur, yanarken sizinle dertleşir. Bu dertleşmeden geriye küller kalır. Küllerini temizler, derdini paylaşırsınız. Kalorifer samimi olmadığınız bir arkadaş gibidir. Ne yaptığını, ne ettiğini bilmezsiniz. Aranızdaki tek bağlantı açma-kapatma vanasıdır ki onu da bir kere açtınız mı kapatmak aklınıza bile gelmez zaten.
- Soba sevdiğiniz kadın gibidir. Sıcaklığını hissetmeniz için yakınında olmanız yeterlidir. Kalorifer herhangi bir kadındır. Sıcak mı değil mi anlamak için illa ki dokunmanız gerekir.
- Soba tektir, evde yalnızca bir odada bulunur. Kaloriferli evde her odada en az bir petek bulunduğundan, odalar arasında pek bir fark yoktur. Bu yüzden kış günlerinde o evde bir araya gelmek için televizyondan sonra en önemli sebep eksik kalır.
- Soba, soğuk bir kış gününde yolda giderken, hiç tanımadığınız halde arabanıza aldığınız otostopçu çocuktur. Çıtır çıtır ses çıkararak sizinle konuşur. Kalorifer şehirler arası bir otobüs yolculuğunda yanınıza oturup bütün gece uyuyan adam gibidir. Sizi görmezden gelir.
- Soba kurulur, kalorifer açılır. Sobanın kurulması mutluluktur, evdeki herkesi sebebi bilinmeyen bir mutluğa sevk eder. Sobanın yakıldığı ilk gün özeldir. Kaloriferin açıldığını ise çoğu insan fark etmez bile.
- Soba Tofaş marka arabadır, ilk yakıldığında harıl harıl ses çıkarır. Kalorifer Mercedestir. Açılsa da kapansa da sesi soluğu çıkmaz.
- Ve kalorifer Google ise, soba Kelimeler Benim’dir…
Soba candır …
Soba candır can :)
Haklısın
harika:):):):):):devam et yazmaya dostum
Hemen yanımdaki peteğin örtüsünü kaldırdım (örtü mü? -annem işte. püff..) bir an göz göze geldik, ‘bir soba değilsin’ dedim ve şu an sobayı kurmaya başladım. :)
Yer yatağı yapardı annem eskiden, sobanın yanında sıcacık uyuyalım diye.. Hele birde altını açtığımızda gürlemeye başlardı da tavanda üst kapağın 3 gözünden süzen ateşin yansımasının dansını izleyerek uyumak… Çok özlemişim be.. O günlere dönmüş kadar oldum :'(
Soba sevdiğiniz kadın gibidir. Sıcaklığını hissetmeniz için yakınında olmanız yeterlidir. Kalorifer herhangi bir kadındır. Sıcak mı değil mi anlamak için illa ki dokunmanız gerekir….:)))) benzetmeyi kess . süpersin reis :D
Bizim bi arkadaş bu yazıdan sonra kalorifere balyozla vurmuş :) Sobanın karanlık odada tavana vuran ışığı da çok güzel bir şey haklısın dostum.
O sizin süperliğiniz efendim :)
peki guzine ne oluyo bu durumda. geçen bi tane aldıkta
Kuzine demek istediğini varsayarak cevap veriyorum: Soba can ise, kuzine canandır :)
Yüklediğiniz anlamlar gayet güzel olmuş :) Sobanın verdiği o sıcaklığı, hiçbir şey değişilmez:) Soba zenginliğin ve mutluluğun göstergesidir :(
Kesinlikle öyle. Yorumunuz için teşekkürler :)
Şömine aslında candır:) Ahu Tuğba filmlerinde operasyonlar şömine yakınlarında oluyor.Soba ve kaloriferde aynı tat yok:)
Okuduğum en keyifli yazılardan biriydi. İkisi arasındaki fark ancak bu kadar güzel anlatılabilir. Sobanın keyfini soba kullanan bilir gerçekten
Kalorifer kullanma teknikleri de var ya öyle deme. Mesela benim iki çalışma masam var. Birbirine 90 derece açı yapıyorlar. Onların birleşme noktasında bir kalorifer var. Yaz ayında kalorifer demirine dokunup serinlerken, kış ayında sıcacık oluyor. Fakat en büyük avantajı hatta tek avantajı bu. Köyde soba üzerinde kestane pişirdiğimiz, kar topu oynadıktan sonra çorapları dahi 5 dakikada kurutup tekrar çıkıp oynadığımız zamanları özledim. :)
Soba çok güzel bir araç ama ısıtmak dışında bence güzel :) Çünkü bayramlarda köyde sobanın o çılgın sıcaklığının sabah yerini buzdolabına bırakması en sevmediğim özelliğidir. Tabi en sevdiğim özellikte sobanın üstünde demlenen çay ve pişirilen kestanedir ki her zaman köye giderken kestane alır götürürüm.
O konuya hiç girmeyelim bence :)
Beğendiğinize sevindim. Teşekkür ederim. Soba bambaşkadır ya …
Karda oynadıktan sonra ıslanan çorapları 5 dakikada kurutmak çok güzel bir anı evet. Nasıl atladım ben bunu :)
Sabah uyandığında sobanın sönmüş olması durumu kötü gerçekten. Hele ki ayaz varsa :)
Beğenmenize gerçekten sevindim. Bu tür yazılar yazmaya devam edeceğim :)
Kardeşim eline sağlık çok güzel ve betimleyici olmuş :)
mükemmel abi :)
Yazıyı ilk yazdığında okudum fakat nedense DISQUS bir türlü açılmadı. Anca yorum yapabiliyorum. Öyle bir yazmışsın ki insan B”en Sobayı Hiç Böyle Düşünmemiştim ” diyor. Ayrıca benzetmeler öyle güzel ki. Neyse fazla uzatmıyorum Kalorifer Sobanın yerine geçmeye çalıştığı içi utansın :) Ama Sobanın zorluğu olmasa kullanımda 1 numara olacak. Fakat işte değişen dünya . Ne Yapalım :)
Gerçekten çok içten bir yazı ya da bana öyle geliyor :)) ben de bir soba fanatiğiyimdir, ama en nefret ettiğim kısım sobayı yakmak :D
Bitişine hasta kaldım abi.. “Ve kalorifer Google ise, soba Kelimeler Benim’dir…” Soba cidden iyiydi, tüm aileyi bir arada tutardı.. Mekanı cennet olsun…
Sağol kardeşim …
Güzel bakan güzel görür :)
Güzel bir yorum, teşekkürler Uğur :)
Sobayı yakmak evet biraz zor oluyor ama emek olmadan yemek olmaz değil mi? :)
Toprağı bol olsun :)
“Soba sevdiğiniz kadın gibidir. Sıcaklığını hissetmeniz için yakınında
olmanız yeterlidir. Kalorifer herhangi bir kadındır. Sıcak mı değil mi
anlamak için illa ki dokunmanız gerekir.”
şuna bayıldım :)
bizim aile dostu klima oldu artık. sobanın da kötü huylusu oluyor ya bizimki çektirdi baya :) çok içten olmuş yani elinize sağlık :)
Beğenmenize sevindim. Sobanın kötüsü de vardır evet. Ama klima da bir kalorifer bile değildir ya ona üzüldüm :(
sizin asmnza koyyım aklunuz neerdu kup baslar
Komik olmuş :)
sobayı bende çok severim. bana çok nostaljik gelir. ama şehir hayatına çk uygun olduğunu düşünmüyorum ne yazıkki. çalışan insanlar olarak evde soba bakımı zor.