Bugün, bu dünyada 35 yılı doldurdum. Cahit Sıktı Tarancı’nın yolun yarısı sanıp yanıldığı yerdeyim. Bu bloga artık neredeyse hiç yazmıyorum fakat bugün özel bir gün, aylardır karanlıkta bekleyen o beyaz sayfanın bu yazıyı hak ettiğini düşünüyorum.
Buraya en son yazdığımda bir polis memuruydum. Katar’da yaptığım diplomatik görevin ardından artık buna hazır olduğuma karar verdim ve yatılı eğitimini de sayarsak 15 senemi verdiğim memuriyetten birkaç satırlık bir dilekçe ile istifa ettim. 12 ay ücretsiz izne ayrılma hakkım da olmasına rağmen bu hakkımı kullanmadım çünkü geri dönmek için hiçbir sebebim yoktu.
Bu blogu yazmaya devam eden 3. kişiyim artık. İlki neşeli, şakacı bir Sezer’di. Babamın ölümüyle o Sezer’i kaybettik. İkincisi, neşesini kaybetmiş, sürekli çabalayan memur Sezer. Bir şeyleri hep üstü kapalı anlatmak zorunda olan, fikirlerini doğrudan yazıya dökmekten korkan, düşüncelerini otoritenin izni olmadan kimseye gösteremeyen Sezer. Nihayet üçüncü Sezer’e devrettik blogu. Fikirleriyle var olan, ürettiği kadar kazanan ve sevdiği işi yapmak için gül gibi memuriyeti yakmış olan cesur bir Sezer var artık karşınızda: Yazılımcı Sezer!
Yaş 35 dedik ya. Bir 35 daha yaşasak eder 70. Hepi topu 35 yaz mevsimi daha görebilecek, 35 defa daha bayramlıklarını giyebilecek, bu 35 senenin içinde kaç kere yapabilecekse artık gülüp ağlayacak ve 35’in en fazla 25’inde eli ayağı sağlam tutacak bir Sezer neden sevmediği bir işi yapmaya devam etsin ki? Etmedi işte.
2010’da babamın ölümüyle başlayan hayat mücadelemde diplerden gelip karaya çıkmayı başardım. 13 senelik memuriyetimde bir kuruş haram para girmedi cebime. En ufak bir ayrıcalık ve torpil aramadım ve kabul etmedim hiçbir yerde. Şükürler olsun ki bileğimin hakkıyla gelip, çalışıp, kazandım. Güzel bir ailem, bir evim, bir arabam, biraz da param var. Şükürler olsun, daha ne isterim ki?
15 senedir blogumda yazdığım yazılar geleceğe birer mektup gibi. Bu da onlardan biri olsun. Nisan 2023’te kabul edilen istifamdan Temmuz 2023 itibarıyla zerre kadar pişman değilim. Şu anda tohumlar filizlenme aşamasında olsa da 2024’te dallı budaklı işler yapacağımı umuyorum.
Bir gün bu yazının altına tekrar “başardım” yazmak üzere.
Hoşça kalın.
En eski blogger’lardansınız, aramıza tekrar hoş geldiniz, yeni yaşınız uğur getirsin.
Yazmak güzeldir, bloglar hâla özel bence
Selamlar
Sevgili Sezer,
35 güzel bir yaştır ama aslında farkında olduğumuz her yaş güzeldir. Kendi 35 yaşım kendini aşan ve müthiş enerjikti. Senin önünde çok daha kalbine alıp kabul edeceğin ve kendinle hemhal olacağın yolların olacak. Tüm verdiğin kararlar daima içine sinsin. Nice 35 yaşlara…
Bir başka Sezer’ den, Sezer’ e sevgiler,
Eyvallah 🎈 🌱 Gününüz kutlu olsun
O kadar süredir sizi takip ediyorum ki gerçekten mükemmel bir yazı olmuş
Selam sevgili Sezer, umarım sağlıklı ve mutlu olabileceğin 35 + yılı aşkın güzel baharlar görmen dileğiyle, hayatının yeni döneminde daha verimli ve mutlu yaşamanı diliyorum.
Merhabalar,
Bloğunuz takibimdeki listeler arasındaydı uzun zamandır. İnsan hayatında bir çok şey yaşıyor. Gelişimimizde bu yaşadıklarımız sayesinde bizi insan olma yolunda daha bir pekiştiriyor. Yazınızı okuyunca farkındalıklarımın arttığını, düşüncelerimin daha da olgunlaştığını ve asıl ben’in ortaya çıktığını gözlemledim. Her yaş kendine özeldir. Size de yeni yaşınızda yeni mutluluklar, başlangıçlar ve iyi şanslar dilerim. Her şey gönlünüzce olsun dileklerimle, Yazılarınızı dört gözle takipteyim.
Merhaba Sezer hocam, yeni yaşını tebrik ederim. Bu dünyadaki yolculuğunun kalan kısmı inşallah dilediğin gibi devam eder ve neticelenir.
Her iki Sezer’den de güzel yazılar okudum. İnanıyorum ki 3. Sezer de bize güzel yazılar yazacaktır. Buraları fazla boş bırakma.
Selamlar sevgiler..
Senin adına çok sevindim Sezer Bey.
O kisitlanmislik hissini iyi bilirim.
Sezer bey unlu tenisci Cokoviç dediği gibi 35 yash artık yeni 25 yashtir. 100 yashayin.
Blogunda okuduğum en duygusal yazı bu olabilir sanırım. Yeni yaşın, yeni güzelliklerle dolsun.
Son zamanlarda okuduğum en duygu dolu kişisel blog yazılarından biri bu. Çok zor bir karar verip büyük bir cesaretle istifa etmişsin abi. Bu haberi ilk kez twitter’da gördüğümde çok şaşırmıştım. “Adam polismiş la” demişti içimdeki Olric. İstifa gerekçesinin yazılım ile alakalı olduğunu öğrenince öyle çok hak verdim ki sana abi. Bende şimdilerde çalıştığım kurumda yazılım alanında kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Kendimi hazır hissedersem eğer birgün belki bende… neyse bunun için bende bir blog yazısı yazarım inşallah günü gelince :)
Kardeşim benim, yolun bahtın açık olsun. Bilki birileri seni ve yaptıklaeını takdirle takip ediyor. Selamlar sevgiler.